Türkiye'nin ekonomik stratejileri hakkında önemli açıklamalarda bulunan Bakan Bayraktar, geleneksel hibe uygulamalarına olan eleştirisini net bir şekilde ifade etti. Hibe uygulamalarının yerine daha sürdürülebilir ve rekabetçi bir ticaret modelinin önemine dikkat çeken Bayraktar, ülkenin ekonomik büyüme hedeflerine ulaşabilmesi için gerekli adımları atmanın gerekliliğini vurguladı. Hibe değil, ticaret anlayışıyla yola çıkan Bakan, Türkiye’nin ekonomik bağımsızlık yolunda attığı adımların altını çizdi.
Bakan Bayraktar, Türkiye'nin son yıllarda ekonomik alanda yaşadığı dönüşüm sürecinin, devlete olan bağımlılığın azaltılması için hibe uygulamalarının gözden geçirilmesi gerektiğini savundu. Bunun yerine, yerli üretimin desteklenmesi ve ticaretin teşvik edilmesi gerektiğini belirtti. Bakan, "Hibeler geçici çözümlerdir; sürdürülebilir bir büyüme için kalıcı ve rekabetçi ticaret stratejileri geliştirmeliyiz." diyerek, uzun vadeli bir ekonomik planlama yapılmasının önemine vurgu yaptı.
Ayrıca, Bayraktar, özel sektörü ve girişimcileri de desteklemenin şart olduğunu belirtti. Girişimcilerin yenilikçi projeler geliştirmesi ve bu projelerin ticaretle buluşturulmasının Türkiye’nin ekonomik kalkınmasında önemli bir rol oynayacağına dikkat çekti. Bakan, "Girişimcilerimizin yaratacağı istihdam ve katma değerin hibe ile sağlanamayacağını, ancak ticaretle mümkün olacağını biliyoruz." dedi.
Bakan Bayraktar’ın açıklamaları, Türkiye'nin ekonomik geleceği için önemli bir perspektif sunuyor. Hibe yerine ticaret anlayışının benimsenmesi ve bu doğrultuda politikaların geliştirilmesi gerektiğini belirten Bakan, yerli üretimin ve teknoloji geliştirmenin desteklenmesinin kritik bir öneme sahip olduğunu ifade etti. Türkiye’nin uluslararası arenada daha güçlü bir aktör olabilmesi için ihracatın artırılması, daha fazla mütekabiliyet anlaşmalarının imzalanması ve Türk ürünlerinin global pazarda daha fazla yer alması gerektiğini savundu.
Özellikle tarım, sanayi ve teknoloji alanlarında yapılan yatırımların sadece sıfırdan başlamayı değil, aynı zamanda mevcut altyapının güçlendirilmesini de içerdiğini belirten Bayraktar, "Üretimin ne kadar önemli olduğunu kimse inkar edemez. Ancak bu üretimlerin dünya çapında rekabetçi bir biçimde sunulabilmesi için ticaretin ön planda tutulması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Bakan Bayraktar, hibe uygulamaları yerine gerçek anlamda ticaretin teşvik edildiği bir ekonomik sistem için çalışmalara hız verileceğini ve bu doğrultuda çeşitli projelerin hayata geçirileceğini de duyurdu. "Hibe, bir çözüm değil, bir geçiş dönemidir." diyerek, gelecekte ticaretin ön planda olacağını yineledi. Bu stratejik dönüşümün, hem ekonomik büyümeyi hızlandıracağı hem de ülkenin dış ticaret dengesini olumlu yönde etkileyeceği öngörülüyor.
Sonuç olarak, Bakan Bayraktar'ın hibe değil, ticaret anlayışını ön plana çıkarması, Türkiye'nin ekonomik politikasında yeni bir dönemin başlangıcını simgeliyor. Bu değişim, hem yerli üreticiler hem de girişimciler için yeni fırsatlar sunacak, ülkenin ekonomik bağımsızlığını pekiştirecek.16 Günümüzde, devlet destekli projelerden çok, rekabetçi bir ticaret anlayışının benimsenmesi ile Türkiye’nin uluslararası alanda güçlenmesi hedefleniyor. Hem yerel düzeyde hem de küresel ölçekte gerçekleştirilecek ticaret hamleleri, Türkiye’nin büyüme stratejileri için kritik öneme sahip.
